DÜĞÜN FOTOĞRAFÇISI DEVRİMİ
Düğün fotoğrafçısı olma fikri, günümüzde katlanarak artıyor.
Geçtiğimiz yıllarda düğün fotoğrafçısı denilince akla, düğün salonlarında fotoğraf çeken yada bir dükkanı olan küçük stüdyosunda düğün fotoğrafı çeken esnaflar geliyordu. Yani ya günlük yevmiyeyle çalışan bir düğün salonu işçisi yada esnaf olarak dükkanı olan fotoğrafçı olmak gerekiyordu. Buda birçok iş koluna göre çokta cazip gelen bir meslek değildi. Ancak günümüzde düğün fotoğrafçısı genç ve yetenekli insanların ellerinde bambaşka bir boyuta ulaştı. Aslında düğün fotoğrafçıları hakettiği değeri söke söke hakederek ulaştı.
ilk iş çiftleri tozlu ve eskimiş stüdyolardan çıkartı. Fotoğrafın fon yerine gerçek doğa ile bütünleşebileceğini gösterdi. Sonra yıllardır makinelerini bile değiştirmemiş düğün fotoğrafçısı zihniyetinden kurtarıp, teknoloji ile buluşturdu. Son teknoloji makinalar, lensler ve diğer ekipmanlar. 40 yıldır düğün fotoğrafına bir civi çakmamış abiler gitti, yerine her gün yeni bir konsept geliştiren istekli, işini seven ve çalışkan düğün fotoğrafçıları geldi. Ve gerçek bir devrim gerçekleşti.
Eskiler devrimi tabi ki istemedi. İşlerini ellerinden almakla suçladı. Açıklarını bulup ihbar etti. Gençlerden düğün fotoğrafçısı olmaz, tecrübe gerekir dediler. Ama iyi olan, emek veren kazandı ve onları da o tozlu stüdyolarından çıkarttık ! Hatta o şikayet ettikleri yeni nesil sayesinde onlarda yeniden doğdu. Para kazandılar. Ölmekte olan bir mesleği canladırılmasına daha fazla engel olamadılar.
Türkiyede düğün fotoğrafçılığı artık çok üst seviyelerde. Bir düğün fotoğrafçısı olarak açıkça söyleyebilirim ki bir çok ülkeden çok daha kaliteli işler çıkarılıyor. Türkiyenin doğal zenginliği ile yaratıcı düğün fotoğrafçılarımız birleşince bu çokta zor olmuyor aslında. Artık düğün fotoğrafçıları çiftlerin gözünde bir sanatçı! Tabi ki işini hakkıyla yapanlar sadece.
Bu mesleği bu güzel noktaya getiren şey her konuda olduğu gibi istek, çalışma ve işini sevmedir. Ancak bu korunmadığı sürece diğer her şey gibi tekrar azalarak bitmeye mahkumdur. Bir gün bu devrimi yapan bizler azalarak bitmesinde de sorumlu olabiliriz. Ve o gün geldiğinde yeniden devrim yapacak gençler orada olmayabilir.
İnsana değer verin, işinizi sevin, hakkını verin, dürüst olun…
Hepinize sevgiler.
Anıl Turan Çılgın – Record Yapım Kurucu, Genel Yönetmen
Harika bir yazı olmuş tebrikler !